Klima Vakum İşlermi

Klima montajlarında derin vakum ve vakum testi

Emre ÖZCAN

9/2/20254 min read

Klima Montajının En Kritik Adımı: Vakum Neden Şart ve Doğru Uygulama Nasıl Yapılır?

Bir klimayı sadece duvara asıp boruları bağlamak, cihazınızın uzun ömürlü ve verimli çalışacağı anlamına gelmez. Klima montajının "gizli kahramanı" vardır: Vakum İşlemi.

Vakum, soğutma sisteminizin kalbidir. Bu hayati adım atlandığında, en pahalı ve kaliteli klima bile zaman içinde ciddi hasar görür, verimi düşer ve ömrü kısalır. Peki, vakum neden bu kadar önemli, nasıl yapılmalı ve vakum yapılmadığında nelerle karşılaşılır?

Vakum Yapmanın Amacı: Sistemdeki Düşmanları Temizlemek

Klima tesisatınızın (bakır borular ve iç ünite) içinde, dışarıdan bakıldığında temiz gibi görünse de, sistemin çalışmasını engelleyecek iki büyük düşman bulunur: Nem (Su Buharı) ve Yoğuşmayan Gazlar (Hava).

1. Nem (Su Buharı)

Montaj sırasında boru içerisinde kalan nem, sistemin en büyük düşmanıdır. Soğutucu akışkan (gaz) ile temas ettiğinde kimyasal reaksiyona girer ve asit oluşumuna neden olur. Bu asitler, kompresör sargılarını ve iç yüzeyleri aşındırarak kompresör arızasına yol açar. Ayrıca sistemdeki nem, soğutucu akışkan genleşme vanasından geçerken sıcaklığın aşırı düşmesiyle donar ve kılcal boru veya genleşme valfinde tıkanmalara yol açarak klimanın soğutma yapamamasına sebep olur.

2. Yoğuşmayan Gazlar (Hava)

Tesisatta kalan hava (özellikle azot ve oksijen), soğutma çevrimine katılmaz. Bu yoğuşmayan gazlar, sistemin normalden daha yüksek basınçla çalışmasına neden olur. Yüksek basınç, kompresörün aşırı yüklenmesine, elektrik tüketiminin artmasına ve en önemlisi kompresörün aşırı ısınarak arızalanmasına yol açar. Ayrıca, soğutucu akışkanın görev yapacağı hacmi işgal eden hava, ısı transferini düşürür ve klimanın soğutma/ısıtma verimini ciddi oranda düşürür.

Özetle: Vakumun temel amacı, bir vakum pompası kullanarak sistem içerisindeki havayı ve nemi buharlaştırıp dışarı atmak, böylece iç ortamı mutlak basınçsız (vakumlu) bir ortama dönüştürmektir.

Doğru Vakum Uygulaması: Adım Adım En İyi Uygulama

Doğru vakum uygulaması, sadece boru içindeki havayı çekip pompayı kapatmak değildir. Bu, titizlikle yapılması gereken ve belirli standartlara uyulması gereken bir süreçtir.

Vakum Derinliği (Basınç Değeri)

Vakumun yeterli sayılabilmesi için, sistem içindeki nemin buharlaşmasını sağlayacak bir basınca inilmesi gerekir. Bu basınç değeri, soğutma sektöründe genellikle 500 mikron Hg (0.66 milibar) veya daha altına düşürülmelidir. Bu prensip, atmosfer basıncında 100∘C'de kaynayan suyun, basınç azaldıkça kaynama sıcaklığının da düşmesine dayanır. 500 mikron seviyesine inildiğinde, ortam sıcaklığında bile su molekülleri hızla buharlaşarak gaz fazına geçer ve vakum pompası tarafından sistemden dışarı atılabilir.

Bekleme Süresi ve Vakum Testinin Önemi

Tesisat doğru derinliğe (500 mikron) indirildikten sonra, sistem hemen gazla şarj edilmez. Bu noktada Vakum Testi (Kaçak Kontrolü) yapılır.

Vakum pompası ile basınç hedeflenen seviyeye ulaştıktan sonra, pompa kapatılır ve mikron göstergesinin en az 15 ila 30 dakika boyunca gözlenmesi gerekir. Bu bekleme süresi iki temel amaca hizmet eder:

  1. Sızdırmazlık Kontrolü (Kaçak Tespiti): Pompa kapatıldıktan sonra mikron göstergesindeki basıncın hızla yükselmemesi gerekir. Hızlı bir yükseliş, boru bağlantı yerlerinde (rakorlarda) ciddi bir hava kaçağı olduğu anlamına gelir.

  2. Kalan Nemin Buharlaşmasının Tamamlanması: Özellikle uzun boru hatlarında, tüm nemin buharlaşıp sistemden atılması zaman alır. Bekleme süresi, kalan nemin son damlasına kadar buharlaşmasına olanak tanır. Basınç bir miktar yükselse dahi, bu yükselmenin bir süre sonra durması, içeride kalan nemin buharlaştığını gösterir ve sızıntıdan ziyade sistemin kuruma sürecini işaret eder. Ancak yükselişin 500 mikron seviyesini çok aşmaması gerekir.

Profesyonel Uygulama Notu: Özellikle VRF (Değişken Soğutucu Akışkan Debisi) gibi büyük ve karmaşık sistemlerde, boru hacmi büyük olduğu için vakum süresi uzatılmalı ve bu test aşaması daha titizlikle uygulanmalıdır.

Vakum Yapılmadığında Karşılaşılan Sorunlar

Vakum işlemini atlamak ya da yetersiz yapmak, uzun vadede ciddi arızalara yol açarak başlangıçtaki maliyet avantajını hızla yok eder.

Split Sistemlerde Karşılaşılan Sorunlar

Vakum yapılmadığında split sistemlerde en sık karşılaşılan sorunların başında Kompresör Arızası gelir. Sistemdeki nemden kaynaklanan asit oluşumu ve hava nedeniyle oluşan aşırı ısınma, klimanın en pahalı parçası olan kompresörün yanmasına ve tamir maliyetinin cihaz fiyatına yaklaşmasına neden olur.

Diğer önemli sorunlar ise Düşük Verim ve Yüksek Faturadır. Yoğuşmayan gazlar (hava), sistemin yüksek basınçla çalışmasına neden olur. Bunun sonucunda klima, ayarlanan sıcaklığa ulaşmak için daha uzun süre ve daha fazla elektrik harcar. Ayrıca, tesisat içinde nemin donarak kılcal boruları tıkaması sonucu cihaz çalışır ancak Yetersiz Soğutma performansı gösterir. Bazen de yüksek basınç nedeniyle sistem gaz kaçırıyormuş gibi algılanır ve teknisyen yanlış teşhisle sisteme gereksiz yere gaz ekleyebilir.

VRF Sistemlerde Karşılaşılan Sorunlar

VRF gibi büyük, çok katlı ve uzun boru hatlarına sahip sistemlerde vakumun önemi katlanarak artar. Boru hatlarının toplam hacmi çok büyük olduğu için, vakum yapılmadığında sisteme giren hava ve nem miktarı da çok daha fazladır.

Hata payının az olduğu bu sistemlerde, nem ve hava nedeniyle oluşan yüksek basınç ve asitlenme, tüm sistemi oluşturan hassas bileşenlerin (kompresörler, elektronik genleşme vanaları) hızla bozulmasına ve sistem çöküşüne yol açar. En kritik nokta ise, hemen hemen tüm VRF üreticilerinin, kurulumun bir parçası olarak standartlara uygun derin vakum yapılmasını şart koşmasıdır. Vakum kayıtları tutulmadığı veya yetersiz kaldığı durumlarda, meydana gelen ciddi arızalar garanti kapsamı dışında kalır.

Unutmayın; klimanızın en verimli şekilde ve uzun yıllar sorunsuz çalışmasını istiyorsanız, montaj aşamasında vakum işleminin mikron seviyesinde bir vakummetre kullanılarak yapıldığından emin olun. Gözle görülür bir işlem olmasa da, klimanızın sağlığı için atılan en önemli adımdır.